Ayşegül ile 2011 yılında başladığımız, zaman zaman uzun aralar vererek ilerlediğimiz koçluk görüşmelerinin hikayesini ve kendisinin adım adım neleri başardığını bu bölümde okuyabilirsiniz. Bu yazılar, bölümler halinde farklı mecralarda yayınlandı.

Merhaba arkadaşlar,

Beslenme danışmanı Didem Kanca Üstay ile çalışmalarımız devam ediyor. Size sonucu bildiriyorum: 3 ayda 6 kilo! Evet haftada yarım kilo vermişim. Bazı arkadaşlarıma bu miktar az göründü. Bana hiç öyle gelmiyor, aksine çok şaşkınım. Çünkü beni zorlayacak hiçbir çalışma yapmadım. Ya da aç kalmadım, hatta doğru düzgün yürüyüş bile yapmıyorum.

Tek yaptığım vücudumu dinlemeyi öğrenmek. Buna yeniden tanışma diyebiliriz aslında. Nasıl mı yaptık, anlatayım. Öncelikle biliyorsunuz ne zaman doyduğumu takip etmeye çalışıyorum. Yani vücudumuzun bize dur dediği ama bizim genellikle duymazlıktan geldiğimiz sesi izliyorum. Genelde biz o sesi aşırı yiyip, fazla yediğimiz anda fark ediyoruz. Ben vaktinde duymaya çalışıyorum. Biliyorum ne dediğinizi ama ben de sizin gibi yemek yemeyi seviyorum hele güzel donatılmış bir sofrada kendimi kaybedebiliyorum.

Didem'le yaptığımız çalışma ilerledikçe, ben o sofrada hem yiyecekleri vicdan azabı çekmeden tadabildiğimi fark ettim hem de doyduğum anda bırakabildiğimi. Ancak bunu bir anda gerçekleştirmek mümkün değil lütfen siz de kendini zorlamayın veya kendinize kızmayın. Didem bana kendisinin de uzun bir süreçte bu noktaya geldiğini anlattı. Tabii sadece vücudu dinlemekle olmuyor bir de vücudu tanımak gerekiyor. Vücudumuzun hangi yiyeceklere karşı duyarlı olduğunu, ne zaman şişkinlikler, ödem oluştuğunu ve hepsinden önemlisi hangi besin gurubu ile sindirim sistemimizin en iyi şekilde çalıştığını. İdeal kilomuza hangi yiyeceklerle ulaşabileceğimizi keşfedebiliriz. Biz 3 aydır deneme, yanılma usulü ile benim vücudumu epeyce tanıdık.

Örneğin ben bir gün sadece haşlanmış patates yedim, bir başka gün sadece meyve sebze ile beslendim. Bazı haftalarda karbonhidrat, bazı haftalarda protein bazen de sebze ağırlıklı beslendim. En iyi sonucu protein ağırlıklı beslenme günlerinde aldım. Hem şişkinlik hissetmedim hem de kilo verdim. Çok fazla et yemeye meraklı olmadığım için pek kolay olmadı. Hele her sabah yumurta yemekte hayli zorlandım. Çünkü ben her sabah light sütte yulaf ezmesi pişirir ve meyve ile yerdim. Hem çok severim hem de sağlıklı bir seçenek olduğu için de sevinirdim. Ancak protein diyetimin ardından yulaf ezmesi ile kahvaltı ettiğimde gördüm ki, karnım davul gibi şişiyor ve şişkinlik de kolay kolay inmiyor.

Tabii sizlerle olduğu gibi çevremdeki dostlarımla da bu çalışmayı paylaşıyorum. Geçtiğimiz ay Kanada'dan gelen arkadaşım Tülay, beslenme konusunda neredeyse bir uzman kadar bilgilidir. O da insanın vücudunu tanıması ve dinlemesi prensibine inanıyor ve öyle yaşıyor. Benim protein tükettiğim günlerde çok sevmesine rağmen olabildiğince az et yemeye gayret etti. Çünkü benim vücudumun aksine o et yediği zaman kilo alıyor, aşırı şişkinlik yaşıyormuş. Esmer pirinç ve sebze bileşiminin kendi vücudu için ideal olduğunu bulmuş.

Şimdi sizler de bunu deneyebilirsiniz. Fotokopi diyet listelerini uygulamaktansa, besin gruplarını ayrı ayrı tüketip, vücudunuzdaki değişimi takip edebilirsiniz. Tabii herhangi bir kronik hastalığınız varsa uzmanlara danışmanız gerektiğini hatırlatırım.

Şimdi verdiğim 6 kilonun ardından bir sessizlik dönemindeyim. Birkaç haftadır kilo vermedim ama kendimi zorlamıyorum. Özellikle kiloya direnç göstermek veya takıntı haline getirmek biliyorsunuz sorunu daha da büyütüyor. Neden, nasıl sorularını da sormuyorum. Yani çekim yasasının prensiplerini olabildiğince, ideal kiloya ulaşma konusunda da uyguluyorum.

Hepinize sorularınız, ilginiz, güzel yorumlarınız için çok teşekkürler.

Yorum yazmak için lütfen üye girişi yapın.

Ayşegül'e Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. adresinden ulaşabilirsiniz.